“BEN HÂLÂ O’YUM!...”
Eski tarihlerde aynı okulda eğitim gören çok samimi üç arkadaşın mezun olduktan sonra birbirlerinden ayrılmaları çok zor olmuş. Yedikleri, içtikleri ayrı gitmeyen bu üç arkadaş; nerede, hangi işte ve hangi görevde olurlarsa olsunlar;
* Birbirleri ile irtibatı asla kesmeyeceklerine,
* Doğru yoldan,
* Adalet ve hakkâniyetten ayrılmayacaklarına,
* Vatana hizmet dâvasından hiçbir zaman geri kalmayacaklarına" dair söz vermişler.
Aradan yıllar geçmiş birbirleri ile ilişki kuramamışlar. Çünkü o dönemde iletişim araçları sınırlıymış.
Bunu bilen arkadaşlar, “zaman hepimizi yıpratır, yaşlanırız, şeklimiz şemâlimiz değişir, ileride karşılaştığımızda bir birlerimizi tanımakta zorluk çekebiliriz onun için aramızda bir şifre belirleyelim oradan birbirimizi tanırız” demişler ve bir şifre belirleyerek vedalaşmışlar.
Çok kısa ve hatırda kalıcı bir şifre...
“Ben hâlâ O'yum!...”
Aradan uzun yıllar geçmiş, bizim üç idealist arkadaşın her biri bir köşeye savrulmuş.
Biri öğretmen, diğeri sayılı bir tüccar, öteki de vali olmuş.
Tüccar olan şehir şehir dolaşırken bir gün bir şehirde, arkadaşının o şehrin valisi olduğunu öğrenmiş.
Hemen kadim dostu ve dava arkadaşını ziyaret ederek tebrik etmek istemiş.
Valiliğe gelip görüşmek istemiş, fakat güvenlik ve bürokrasi çarkını aşmak kolay olmamış.
Görevlilere kendini tanıtıp vali beyle okul arkadaşı olduğunu, yıllar öncesinden tanıştıklarını anlatmışsa da fayda etmemiş.
Nice sonra bizim tüccarın aklına mezuniyet günündeki belirledikleri şifre gelmiş.
Derhal küçük bir kâğıt parçasına:
“Ben hala O’yum!...” diye yazmış ve görevliye uzatarak valiye iletmesini istemiş...
Onun bu ricasını isteksizce yerine getiren görevli biraz sonra geri dönüp aynı kâğıdı tüccara uzatmış…
Bizimki şaşırmış… Ama asıl şaşkınlığı kâğıdın arkasını çevirince yaşamış. Kağıdın arkasında;
“Sen O olabilirsin, ama artık ben O değilim!” yazıyormuş.
***
Bu öykü, günümüz insanlarının bazılarını ne de güzel anlatıyor...
Gerçek şu ki nice insanlar; makamla, parayla, şöhretle tanışıp her imkâna sahip olunca, âdeta "Tanınmaz" hâle geliyorlar ve "Ben artık O değilim" çizgisine savruluyorlar.
Çünkü bu kişiler, yüce ideallerle yola çıktıkları halde amaca ulaşmak için yolda bulduklarını, yola çıktıklarına değişen ve amacına ulaşmak için her yolu mübah gören zayıf insanlardır...
“Ben artık O değilim!” diyenler, dünyaya sultan olsa ne yazar?
Unutmayın ki:
“Ben hâlâ O'yum!” diyenleriniz en büyük servetinizdir.
Gerçek dostlarımızın çoğalması dileğiyle bir kere daha sorabiliriz?
“Ben hâlâ O'yum!”
“Ya sen? Sen de O musun?”