ÇOCUKLAR İÇİN ÖĞRENME YÖNTEMLERİ
Her bireyin kendine çzgü öğrenme yöntemleri olabilir.
Çocukların beyni yetişkinlere göre öğrenmeye çok daha açıktır. Ancak bilginin büyük bir kısmı, öğrenildikten hemen sonra unutuluyor. Eğitim uzmanları öğrenimi kalıcı kılacak bazı teknikler geliştirdiler.
O halde çocuklarda kalıcı öğrenme nasıl mümkün olabilir, dilerseniz birlikte inceleyelim.
Öğrenme Nasıl Gerçekleşir?
Bir çocuğa yeni bir bilgi aktarıldığında ve o bunu kavrayıp anladığında, beynindeki sinir hücreleri harekete geçerek birbiri ile bağlantı kurmaya çalışır. Aslında öğrenmenin beyinde gerçekleşme şekli budur. Ancak öğrendiğimiz şeyler çoğu zaman kalıcı olmaz.
Öğrenme iki şekilde gerçekleşir;
Anlık öğrenme: Geçici bellek olarak da adlandırılan bölgeye kaydolan bilgi için geçerlidir. Araştırmalar gösteriyor ki öğrenilen bir şeyin neredeyse %60’ı ilk bir saat içerisinde unutuluyor yani anlık öğreniliyor.
Kalıcı öğrenme: Bilginin üzerinden zaman geçse de hatırlanmasını sağlayan asıl öğrenmedir. Bu nedenle kalıcı öğrenmeyi sağlamak oldukça önemlidir.
Çocuklarda Kalıcı Öğrenme Nasıl Sağlanabilir?
çocuklar oyun oynuyor
Hem öğrendiklerinin kalıcı olabilmesi hem de daha kolay öğrenebilmesi için bazı yöntemler kullanarak süreci desteklemeniz gerekir. Bu yöntemlerin başlıcaları aşağıdaki gibi sıralanabilir.
1. Edinerek Öğrenme Metodu
En klasik öğrenme yöntemi, edinerek öğrenmedir. Okulda çoğu öğretmenin kullandığı yöntem de budur. Temel olarak 3 aşamadan oluşur:
Yüzeysel temas
İçsel öğrenme
Kalıcı edinim
Yüzeysel temas; öğretmenin bir konuyu anlatırken hitap ettiği duyu organlarıdır. Bu duyular genellikle görme ve işitme duyularıdır. Öğretmen sözel olarak anlatım yaparken bir yandan da tahtadan faydalanarak tahtaya yazar ve çocukların görerek pekiştirmesine yardımcı olur. Çoğunlukla öğrencileri bir sınava hazırlanırken kullanılan bir yöntemdir. Yazarak çalışırken sesli olarak da tekrar yaparlar. Ancak tek başına yüzeysel temas, kalıcı öğrenmede yeterli değildir.
İçsel öğrenme; yüzeysel temasa ek olarak başka duyu organlarını da işe dahil eder.
Örneğin; küçük bir çocuğa sıcak ve soğuk ayrımını anlatmak istiyorsunuz. Bir kovaya sıcak, diğer kovaya soğuk su konur. Çocuk bunu görür, siz birinin sıcak diğerinin soğuk olduğunu sözel olarak ifade edersiniz. Çocuk da sıcak ve soğuk suya dokunup hissederek kendisinde uyandırdığı hissi kaydeder. Bu öğrenme şekli, içsel öğrenmedir.
Kalıcı edinim ise bundan sonra sıcak veya soğuk dediğinizde çocuğun zihnine kaydettiği bilginin canlanmasıdır. Bunu sadece gördükleri ve duydukları sayesinde değil, hissetme duyusunu da hatırlayarak yapar. Kısacası artık bu zıt iki kavramı edinmiş olur.
2. Deneyimsel Öğrenme Metodu
Bir kişinin görmek, duymak eylemlerini aşıp denemesi ve uygulamaya geçmesi, öğrenebilmenin altın kuralıdır.
Çocuğunuza bir şeyi öğretmek istediğinizde önce anlatmalı, sonra sizi gözlemlemesini sağlamalı, ardından düşünmesi ve zihninde prova etmesi için zaman vermelisiniz. Tüm bunların sonucunda ise kendi başına deneyerek yani başkasından bağımsız olarak yaparak öğrenmesine fırsat vermek gerekir.
Örneğin; bir müzik aletini kullanmaya başlamadan önce ya da satranç oynamayı gösterirken çocuğunuza nasıl çalındığını veya oynandığını anlatabilir, ardından siz yaparken izlemesini söyleyebilir ve anladığını belirttikten sonra sırayı ona verip uygulamasını isteyebilirsiniz. Deneyerek öğrenilen şeyler çok daha kalıcıdır. Bu nedenle çocuklara mutlaka denemeleri için ortam yaratılmalıdır.
3. Oyunla Öğrenme Metodu
Okul öncesi ve okul çağı çocuklarda en etkili yöntemlerden biri de oyunlarla öğretme tekniğidir.
Oyun oynamak, her çocuk için en çok eğlendiği eylemdir. Bir çocuğa yapmakta isteksiz olduğu bir davranışı dahi oyun yolu ile yaptırabilmek mümkün olabilir. Üstelik çok da gönüllü olmamasına rağmen çocuk bunu bir oyun olarak görüp algılar, böylece eğlenceli bir aktivite yaptığını düşünür.
Özellikle matematik, İngilizce gibi çocukların kavrayıp hatırlamakta zorlandığı bilgiler içeren alanlarda oyunla öğrenme metodunu kullanmak, hafızasında daha kalıcı bir etki oluşturur. İngilizce sayıları veya kelimeleri mi çalışacaksınız; renkli kağıtlara yazıp şarkılar ve tekerlemeler ile anlatabilirsiniz..
4. Duyuları Kullanarak Öğrenme Metodu
Öğrenme, %20 zihinsel %80 duygusal zekâ ile gerçekleşen bir olaydır. Bu da demek oluyor ki, çocuğunuzun bir şeyi kalıcı hafızaya aktarabilmesi için duygusal bağ kurması gerekir. Bu nedenle öğrenme sırasında çocuğunuzun duygularını harekete geçirmeyi denemeli, bunu sağlarken de duyuları kullanmayı tercih etmelisiniz.
Çocuğun hatırlamasını sağlamak için görsel ve işitsel hafızayı kullanın. Bunu yaparken de beğenisini yükseltecek görsel materyalleri, hoşuna gidebilecek sesleri tercih edin.
Özellikle yabancı dili kalıcı öğrenmede bu metod çok etkilidir. Örneğin hoşuna gidebilecek İngilizce şarkılarla, sevdiği bir çizgi filmi İngilizce seyredin veya birlikte sevdiği türde bir kitabı sesli şekilde İngilizce okuyun. Böylece dinleyerek, okuyarak ve pratik yaparak İngilizceyi kalıcı öğrenebilir.
Tüm bu yöntemlere ek olarak;
-Sık sık pratik yapma tekniği,
-Öğrenilen konuyu bir başkasına anlatma tekniği,
-Tekrar tekniği
gibi metodları da çocuklarda kalıcı öğrenmeyi sağlamak amacıyla kullanabilirsiniz.
CAMBLY KİDS